FETİHİN 562. YILI KUTLU OLSUN

30 Mayıs 2015 14:51 Tefenni Belediyesi 2555

Şanlı Tarihimizde Bir Çağın Açılıp Bir Çağın Kapanmasına Vesile Olan TÜRK Soyumuzun En Kutlu Günü Olan İstanbul’un Fethinin 562. Yıldönümü, Belediyemizce Tertip Edilen “FETİH ŞÖLENİ” Etkinlikleri ile Coşkulu Bir Şekilde Kutlandı.

Haftalarca süren yoğun hazırlıkların ardından FETİH ŞÖLENİ’miz binlerce vatandaşımızın katılımı ile coşkulu bir şekilde kutlandı. İlk olarak Tören Alanımızda yapılması planlanan kutlama programı havaların yağışlı olmasından dolayı Kapalı Pazar Yerimizde gerçekleştirildi. İlçe Halkımızın dışında civar köy ve çevre ilçelerimizden binlerce misafir kutlamalarımıza iştirak ettiler.

Şölen açılışından önce sahne alan Mehteran gösterileri vatandaşlarımıza daha ilk andan itibaren Kutlu günün havasına sokarken adeta 562 yıl geriye götürüp 29 Mayıs 1453 Fetih gününü tüm heyecanı ile hissettirdi.

     Bilge Kağan’dan Sultan Alparslan’a, Ertuğrul Gaziden Yavuz Sultan Selim’e Kanuni Sultan Süleyman’dan Cihan Padişahı Fatih Sultan Mehmet Han’a Yıldırım Beyazıt’tan Cumhuriyetimizin Kurucusu Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK’e kadar Büyük Türk Milletini tarihin en Şerefli sayfalarına yazdıran Şanlı Ecdadımız ve tüm Aziz Şehitlerimiz anısına yapılan saygı duruşu ve İstiklal Marşımızın okunması ile Şölen açılımızı yapmış olduk.

     Açılış sonrası Yöremizin yükselen yıldızı, Türkülerin Sultanı BİZİMGIZ Ümmü ERBİL sahne aldı. Kendisi de aslen Tefenni’li olan Ümmü ERBİL okuduğu birbirinden güzel türkülerle coştu coşturdu. Yörük kızımız sahne aldığı süre boyunca okuduğu uzun hava ve gurbet türküleri ile izleyenleri hüzünlendirirken oyun havaları ile sadece seyircileri değil Belediye Başkanımız Sayın Ümit ALAGÖZ’ü bile oynatmayı başardı. Programının sonunda Yörük kızımıza şölenimize yapmış olduğu katkılarından dolayı hediyesini Burdur Milletvekili Sayın Ramazan Kerim ÖZKAN’ın elinden aldı.
Belediyemizce İlçemizdeki tüm okulların kendi klasmanlarında yarıştığı “BEN BAŞKAN OLSAYDIM; BENİM PROJEM” isimli ödüllü proje yarışmasının sonuçlarının açıklanması ve ödül dağıtımı da yine Fetih Şölenimizde yapıldı. 

 

     İlkokullar ve Ortaokullar arasında yapılan değerlendirmelerde her iki klasmandan ikişer tane 1. Belirlendi. İlkokullarda 1. Olan Yunus Emre ÖZBAKIR ve Enes Ali ERKAN’ın ödüllerini Belediye Başkanımız Sayın Ümit ALAGÖZ verirken, 2. Olan Umut AKSOY’un ödülünü Garnizon Komutanız Sayın Ersin ÖZDEMİR, 3. Olan Azra Sude ERDEM’in ödülünü ise İlçe Emniyet Amirimiz Sayın KADİR ÇELİK beyler verdi.  Sunduğu proje ile jüri özel ödülü kazanan Ahmet EKİNCİ isimli öğrencimiz ödülünü MHP Burdur İl Başkanı Sayın İbrahim SAKIZCI beyin elinden aldı.

 

 

     Hazırladıkları projeler ile Ortaokullar arası  1. leri  Tuna GÖKÇEN ve Mustafa YILDIRAN’ın ödüllerini CHP Burdur Milletvekili Adayı Sayın Mehmet GÖKER bey verirken 2. Olan Türkan ARIKAYA ve 3. Olan Ulaş KAYA’ya ödüllerini yine CHP Burdur Milletvekili Adayları Sayın Kadir KOÇ ve Sayın Okan KURD beylerden aldılar.

     Liseler arası proje yarışması 1.si olan Mehmet Talha ERKAN’IN Ödülünü Eski Belediye Başkanımız ve ayrıca 25. Dönem MHP Burdur Milletvekili Adayı olan Sayın Metin IŞILDAR bey verirken, 2. OLAN Beyza Nur KÜPÇÜLER’in ve 3. Olan Elif KARAKUŞ’un ödüllerini yine MHP Burdur Milletvekili adayları Sayın Av. Alparslan Ahmet DURSUN bey ve Sayın Ali İsra GÜNGÖR beyler tarafından aldılar.

Ödül Töreninin ardından sahneye davet edilen Belediye Başkanımız Sayın Ümit ALAGÖZ, günün anlam ve önemini anlatan konuşmasını yaptı. Belediye Başkanımız Konuşmasından şunları söyledi.

“SayınTefenni Kaymakamım ,Yeşilova kaymakamım, Karamanlı Kaymakamım  Saygıdeğer İl Başkanım,İlçe Başkanlarım, Milletvekili adaylarım Ülkü Ocaklarının değerli teşkilat Başkanları, Siyasi Partilerimizin değerli yöneticileri, değerli hanımefendiler,beyefendiler ve çok kıymetli gençler, hepinize İstanbul’un Fethinin 562.yılında tertip etmiş olduğumuz şölenimize hoşgeldiniz diyor Sevgi saygı ve hürmetlerimi sunuyorum.

İstanbul’un Fethinin 562. yıldönümündeyiz. Tarihin akışının yeniden düzenlenip, yönlendirildiği bu büyük fethin aradan geçen yüzyıllarda eksilmeyip çoğalan coşkusu içinde büyük Türk milletini kutluyorum. Başta Fatih Sultan Mehmet olmak üzere İstanbul’u Türk yurdu yapan bütün kahramanları rahmet ve minnetle anıyorum.

İstanbul’un fethi ve Türk milleti ile buluşması bütün dünya için çok önemli anlamlar taşımaktadır. Her şeyden önce, yeni bir çağın başlangıcı olmuştur. İstanbul’un fethinin yeni bir çağı beraberinde getirmesi sadece fütuhatla alakalı değildir. Türk milletinin Batı ile İstanbul üzerinden başlayan sürekli ve yoğun teması ile birlikte Batı’nın kendisini sorgulayıp Ortaçağ’ın karalıklarından ve engizisyon cenderesi içindeki din, bilim, fikir, sanat ve düşünce hayatının özgürleşip gelişmesinin ilk ve en önemli adımları da atılmıştır.

Fatih Sultan Mehmed, İstanbul’a ilk girdiği andan itibaren şehirde yaşamakta olan bütün inançların temsilcileri ve önderlerine, inançlarının gereği ne ise o şekilde yaşamaya devam etmelerini istemiş; gerek İstanbul’da gerekse imparatorluk içinde yaşayan herkesin inandıkları gibi yaşayabilmeleri için devlet olarak bütün imkânları seferber etmekten geri durmamıştır.
Dolayısıyla, 29 Mayıs 1453’ten itibaren, İstanbul’un küresel değerlerin hepsini cem eden, hoşgörünün, barışın, aklın, bilimin, özgürlüğün merkezi haline gelmiş; bu iklimin İstanbul’dan bütün dünyaya dalga dalga yayılmıştır.

Fetihle birlikte, dünyanın en eski kültür ve medeniyet merkezlerinden biri olan İstanbul Türk ve İslam kültür ve medeniyeti ile tanışmış; yüzyıllar boyu birbirinden kıymetli eserlerle adeta yeniden tezyin edilmiştir.

İstanbul, sadece coğrafi olarak iki kıtayı birleştirmemektedir. Fetihden beri dünyanın bir yarısından diğer yarısına büyük bir kültür ve medeniyeti de taşımaya devam etmektedir. Ne var ki, bu gerçek çağlar değişse, yüzyıllar geçse de sonuçta zihniyet yapısında ve özünde hiçbir şeyi değiştirmeyen; bağnaz, katı, kendi doğrularını ve değerlerini dayatan anlayışların bir türlü görmek istemedikleri, farkına varamadıkları bir durumdur.

Bugün, Türkiye ile ilişkilerinde çok büyük bir medeniyetin sahipleriyle değil de, köksüz, çapsız ve ufuksuz bir bir ülke ile muhatap olduklarını düşünenler gerçekten çok ciddi bir yanılgı içindedirler. Ancak, hiç şüphe yok ki, bu yanılgıyı besleyen, sürdürülmesine yardımcı olan anlayışlar da ne yazık ki ülkemiz içinden üretilmektedir.
Fetihle birlikte daha yaşanabilir, özgür bir dünyanın oluşumunu temin eden; din ve vicdan hürriyetinin en seçkin örneklerini veren; İmparatorluk sınırları içinde her inancı kendi değerleriyle yaşatan bir millet bu gün pek çok yönden adeta kuşatılmakta; haksız, ölçüsüz ve gerçek dışı ithamlarla, iftiralarla suçlanmaktadır.
Ancak bilinmelidir ki, İstanbul 1453’ten beri hala birçok dinin, inanışın yaşandığı, yaşatıldığı bir şehir olarak varlığını sürdürüyorsa, Fatih’in ortaya koymuş olduğu ve kendinden gelenlerin devam ettirdiği işte bu derin ve geniş hoşgörüdendir.

Türk Milleti, İstanbul’un fethi ile, İslamın yüce peygamberinin övgü ve müjdesine mahzar olurken; insanlığın karanlıklardan kurtuluşuna da vesile olmuştur.
Fetih’den beri İstanbul, Türk Milleti’nin bütün gücü ve imkanlarını seferber ederek  mamur hale getirdiği; binlerce abide eserle donattığı bir şehirdir.
Bu nedenle, Başta Fatih Sultan Mehmet olmak üzere, bu şehri bize kazandıran bütün kahramanlara ve İstanbul’u dünyanın en nadide eserleriyle donatan ceddimize layık olabilmek, bu büyük mirası layıkıyla muhafaza edebilmek için yerel yönetimlerimizin de, siyasi iktidarların da çok iyi ve ciddi politikalar izlemeleri gerekmektedir.
Bu ruh ve şuurla diyoruz ki, İstanbul kıyamete kadar kendisini güzelleştiren Fatihleri ile birlikte yaşayacaktır. Fatihlerin ahfadı, bu kutsal emanete en güzel şekilde sahip çıkacak, şehri estetiği ile yaşatacak; yine küresel aydınlanmanın, özgürlüklerin, akıl ve bilimin en büyük merkezi kılacaktır.
Fethin 562. yıldönümünde aziz Türk milletini bir kez daha kutluyor; Fatih Sultan Mehmed Han başta olmak üzere, büyük fütühatta yer alan tüm şehit ve gazilerimize Yüce Allah’dan rahmet diliyorum.
İstanbul’u bu günlere getiren, taşında toprağında emeği ve sevgisi olan ancak bu gün aramızda olmayan herkese Cenab-ı Hak’tan rahmet ve mağfiret; hayatta olanlara ise hayırlı, sağlıklı, uzun ömürler diliyorum.

Ayrıca Peygamber efendimiz tarafından müjdelenen böyle bir fethin yıl dönümünde Tefenni Belediyesi olarak gerçekleştirdiğimiz kutlama proğramına siyasi kaygı ve küçük hesaplar peşinde koşmak maksatlı sabote etme cüreti gösteren yereldeki küçük beğinleride huzurlarınızda kınıyorum. 
Gençlerimizede buradan bir çağrı yapmak istiyorum;

562 yıl önce İstanbulu fetheden yiğitler bugün sizlersiniz, Bu millete bundan sonrada gururlar yaşatacak olan beğinler sizlersiniz, Ülkemize tekrar çağ atlatacak nesil sizlersiniz, Nediyordu Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ; Muhtaç olduğun kudret damarlarındaki asil kanda mevcuttur. Evet Damarlarımızdaki asil kanın farkına varıp titreme ve kendimize gelme zamanıdır.Ben ne yapabilirim demesin hiçbir vatandaşımız; Nediyordu bir Türk ata sözü; Bir mıh bir at kurtarır, bir at bir yiğit kurtarır, bir yiğit bir Vatan kurtarır.
Sözlerime burada son verirken günün anlam ve önemine binayen Necip Fazıl Kısaküreğin bir şiiri ile konuşmamı bitirmek istiyorum.
                                               

Tohum saç, bitmezse toprak utansın!  
Hedefe varmayan mızrak utansın! 
Hey gidi küheylan, koşmana bak sen! 
Çatlarsan, doğuran kısrak utansın! 

Eski çınar şimdi noel ağacı; 
Dallarda iğreti yaprak utansın! 
Ustada kalırsa bu öksüz yapı, 
Onu sürdürmeyen çırak utansın! 

Ölümden ilerde varış dediğin, 
Geride ne varsa bırak utansın! 
Ey binbir tanede solmayan tek renk; 
Bayraklaşamıyorsan bayrak utansın!

Hepinizi Sevgi saygı ve hürmetle selamlıyor Cenab-ı Hak’ka emanet ediyorum. Ne Mutlu Türküm Diyene!”

 

     Belediye Başkanımız Sn. Ümit ALAGÖZ konuşmasının ardından İlçe Kaymakamımızı sahneye davet etti. Şimdiye kadar İlçemize gelmiş geçmiş en çalışkan ve en az kendisi kadar Tefennili gibi hareket eden Tefenninin çıkarlarını her zaman her fırsatta gözeten İlçemizde yapmış olduğu ve hala devam eden hizmetlerinden dolayı kendisini fahri Tefenni’li ünvanı ve Tefenni İlçesinin anahtarını sundu.

     Ödül töreni ve konuşmaların ardından Türk Pop Müziğinin Romantik Prensi, Duygu adamı BAHA Sahne aldı. Söylediği şarkılarla romantik şarkılarda olan coşkusunun hareketli şarkılarda daha da yoğun olabileceğini şölene katılan tüm misafirlerimize gösterdi. Sahne aldığı süre boyunca dillere pelesenk olmuş kendi şarkılarının yanında güncel, sanat müziği , halk müziği gibi her dalda şarkılarla şölen alanındaki heyecan ve coşkuyu biran olsun azaltmadı. Program sonunda Baha içinde hediye takdim edildi. Sanatçı BAHA ödülünü Belediye Başkanımız Sayın Ümit ALAGÖZ tarafından aldı.

     Herkesin merakla beklediği Gecenin Adamı Ahmet ŞAFAK’ın sahne sırası geldiğinde şölen alanımızdaki heyecan ve coşku iki katına çıktı. Sanatçı sahneye davet edilmeden evvel Fetih Şölenimize katkıda bulunan vatandaşlarımıza da plaket dağıtımı yapıldı. Plaket dağıtımının arkasından sahneye çıkan Ahmet ŞAFAK birbirinden güzel şarkılarıyla gecenin son saatlerine kadar coştu coşturdu.

 

 

 
  • Etiketler
Belediye Yazılımı: Medya İnternet™ - Belediye Sitesi Kulga © Tüm Hakları Saklıdır.